KİFAYETSİZ MUHTERİS

23.07.2017 Pazar

İki kafadar psikolog Justin Kruger ve David Dunning psikoloji alanında bir çalışma yaptılar. “Dunning-Kruger Sendromu” olarak adlandırdıkları bu çalışma onlara Nobel kazandırdı.

      Araştırmanın bizdeki karşılığı ise “cahil cesareti” olarak geçiyor. İki psikolog, kifayetsiz muhteris olarak adlandırdığı bu niteliksiz ama özgüven sahibi kişileri davranışlarına bakarak analiz ettiler ve onlar hakkında bir tanımlama yaptılar. Onlara göre;

      Niteliksiz insanlar, ne ölçüde niteliksiz olduklarını fark edemezler.

      Niteliksiz insanlar, niteliklerini abartma eğilimindedirler.

      Niteliksiz insanlar, nitelikli insanların niteliklerini görüp anlamada acizdirler.

      Eğitim verilerek nitelikleri artırılırsa, kendi niteliksizliklerinin farkına varırlar.

      Her şeyi en iyi kendilerinin bildiğini iddia ederler.

      Bilgiyi aşağılarlar. Çevrelerindeki nitelikli insanların eğitimli ya da bilgili oldukları konuları sürekli küçümserler.

      Çok gürültü çıkararak çok iş yaptıkları havasını vermeye çalışırlar. Sanki dünyanın en büyük işini yapmış gibi davranırlar. Zaten yapılması gereken işi, ilk defa onların aklına gelmiş gibi gösterişe girerler.

      Niteliksiz insanlar ne kadar az bilgi sahibiyse, her işe el atması o kadar fazla olur. Her konuda üstün fikirleri muhakkak vardır. Ve onlar olmadan işler asla olması gerektiği gibi yürümez.

       Her şeye hazırlıklı gibi davranırlar. Hakkında hiçbir fikri olmayan ve gerçekleşmesini tahmin dahi edemedikleri olaylarda bile sanki yıllar öncesinden bunu hissetmiş bir müneccim gibi hareket ederler. Çevrelerindeki insanları da buna inandırmaya çalışırlar. 

       Üstlerine karşı oldukça nazik ve saygılı davranıyorken, altlarındakileri ezmek için her fırsatı değerlendirirler. Sorulduğunda ise böyle bir şeyin varlığını asla kabul etmezler.

       Sürekli yalan söylerler ve işin kötü tarafı, bir gün önce söylediklerini bir gün sonra inkar ederler. Yalanını yüzüne vuran kişiyi ise iftira etmekle suçlar, bu kişinin eksik yönlerini yakalamaya çalışıp egale etmek için uğraşırlar.

       Yaptıkları iş başarısızlığa uğrarsa, bu başarısızlık hiç yaşanmamış gibi davranırlar. Başkalarının hatalarını ise sürekli olarak gündemin ilk sırasında tutarlar.

       Kendi bildikleri ve inandıkları değerler her zaman doğrudur. Hatalı olmayı asla kabul etmezler. Bilakis sırf kendileri inandıkları için çevrelerindeki insanları da bu yanlışa inandırmaya çalışırlar.

       Herkesin şahit olduğu bir olayı, şayet aleyhlerineyse derhal inkar eder ve böyle bir olayın asla yaşanmadığını iddia ederler.

       Niteliksiz insanlar kendilerini övmeye bayılırlar. Sürekli ön plana çıkmaktan ve hadleri olmayan işlere talip olmaktan hiç rahatsızlık duymadıkları gibi, bunu başarabilecek tek kişinin kendileri olduğuna öylesine inanmışlardır ki gönüllü olmayı kendilerine hak görürler.

       Güldüğünüzü görür gibiyim. Hepinizin hayatında en az bir tane kifayetsiz muhteris mevcut maalesef. O halde işiniz rast gitsin…